23 May 2012

Küçük Faydalar Üretme Üzerine

Hayatımda her zaman farklı olmayı, her zaman ve her fırsatta insanları şaşırtarak örnek bir model oluşturmayı kendime hedef belirlemiş birisiyim. Buradan, "ben var ya ben, melek gibiyim, Polyanna'nın uzaktan da akrabası olurum" mesajı çıkarmanızı sağlamaya çalışmıyorum elbet.


Benim bahsettiğim başka birşey. Bir markette tek eli dolu ve diğer eliyle poşet açmaya çalışan birisine elimdeki boş poşeti uzattığım zaman kişinin o anki hali, beklenmedik bir hareket karşılığında bana teşekkür etmeye çalışması gibi durumlar beni her zaman mutlu etmiştir. 


Burada üretilen "fayda"nın bir özelliği vardır. Hem de çok önemli bir özelliği.....


Beklenmedik olması...


Ve hatta angarya bir iş olması.....


Yani siz yapmasanız da yürüyecek bir işi, sırf tanımadığınız birisini düşündüğünüzü belirtecek şekilde, sizin kendi iradenizle yapmayı tercih etmeniz.


Beklenen iyilikler, zaten bekleniyordur, ihtiyaç zuhur etmiştir. En iyi örnek adres sormaktır. Yolda adres soran birisine en masumane tavrımızla yardım etmeye çalıştığımızı, bir türlü "bilmiyorum" diyemedğimizi sanırım farketmişsinizdir. O yüzden ben bir adres sorduğum zaman kişinin tarifinden çok yüz hatlarına, ifade biçimine ve kendine olan güvenine bakarım. Aksi halde o tarifin doğruluğu şüphelidir benim için. Bunda kötü niyet aradığım filan sanılmasın, sadece insan psikolojisi ve aynı durumda bizim tavrımızın ne olabileceği zaten yeterince fikir verici olduğu içindir. Yaptığım gözlemler onu gösteriyor ki; hayır diyemeyen kişi, içeriğinden çok emin olmasa da elinden geldiğince size bilgi aktarma telaşına girmektedir.


Konumuza dönersek, üstteki yardım, beklenen, istenen bir yardımdır ve kişi elinden geleni yapmak ister o anda.


Ben ise beklenmeyen, gerekli olan ama kişinin çok da beklemediği, kimi zaman gerekli de olmayan yani angarya sayılabilecek, kişinin sizden istemeye gerek duymayacağı küçük faydalardan bahsediyorum. Onun kişide uyandıracağı etki, her zaman birinciden kat be kat fazla olmakta.


Aslında bu tür fırsatlara gün içerisinde fazlasıyla erişiyoruz ama önemsemiyoruz. Mesela toplu taşımada yanınızda uzunca süre ayakta duran birisine "buyrun" diyerek kalkıp yer verdiğinizde, mutlaka sizin yakında ineceğinizi düşünür ve sessiz kalarak yerinize oturur. Ama yer verdikten sonra yine o kişinin yanında ayakta durmaya devam ettiğinizde neler olabileceğini tahmin edebilir misiniz?


Büyük bir ihtimalle kişi bir kaç saniye sizin hareketlerinizi gözlemledikten sonra size teşekkür borçlu hissedecek ve "siz inmiyor muydunuz?" diyecektir. İşte çoktan bir fayda ürettiniz ve onu paylaştınız bile !


Ya da, yine toplu taşımada yanınızda ayakta duran birisinin elinde tutmakta zorlandığı bir çantayı tutmayı teklif etmeniz de bu türden sayılabilir. Kaldırımda yürürken bahçe duvarında boya işi yapan boyacının kendisinden uzakta kaldığını farkettiğiniz boya kutusunu alarak kişinin yanına getirmeniz bu türden sayılabilir. Arbanızı tamir ettirirken genelde yapıldığı gibi etrafta el cepte gezmek yerine, çalışan kişi ile ufak sohbetlere girerek işinin ne kadar zor olduğunu anlatmanız, herkesin onun kadar işine özen göstermesi gerektiğinden bahsetmeniz bu türden sayılabilir.


Fayda üretmek o kadar da zor birşey değildir.....


Yeter ki hedeflerimiz arasında olsun.



No comments:

Post a Comment

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...